ihtimallerin heyecanına üzülüyorum…

merak yoksa yoktur.

süper gücüm “maalesef” tüm manipülasyonları okuyabilmem. ön yargısız, filtresiz ve ama’sız.

eninde sonunda kendini korumak zorunda kalıyorsun!

üzgün kuşlar yine de uçar. akıllı çekirge iki kere sıçrayıp biraz dinlenir. merak kediyi öldürse de daha iyi yaşatır. balıkların gözyaşları deniz suyuna karışır. su içen yılana, yılan bile dokunmaz.

ahahahahah

kırılma anı: ilk köpek:)

ne kadar doğal bir şey! aksi olsa herkes her tanıştığı ile sevgili olurdu. medeni ve açık iletişimi hezimet gibi sunmayın ya. duygu herkesle ortaya çıkmaz.

itiraf et: sen de herkesi sevmiyorsun, ama seni sevmeyenleri çok rahat suçlayabiliyorsun! sevmek yerine hoşlanmak da diyebilirsin:) çok az kişiden hoşlanıyoruz, daha da azını seviyoruz bence. arkadaş, partner, aile… insanlığı ya da hayvanları sevmeyi ayrı tutuyorum. bağ kurmak!

kaos’u izlemeye başladım. şahane bir hayâl gücü ve prodüksiyon!

Hayalkırıklığı yaşamamak için hayal kurmayabilirsiniz ama bence hayal kurun, iyi yanları görün, hayalkırıklığına uğrayın, üzülün, ağlayın, sonra başka bir şey için ümitlenin. Yaşayın yani. En iyi ben yaşayacağım ve en doğru olanları ben yapacağım yarışmasında değiliz sonuçta.

itici ve sevimsiz algılanmak bence daha çok. doğal bir şeyi dile getirmek yoksa neden sevimsiz olsun? senin evet’in kadar doğal ve sen uyumlu, sevimli misin? zeminlerle oynayabiliriz.

aş (ş)ırı / dehşet güzel…

zamanın ruhu!

yaş aldıkça oranda buranda çukurlar oluşuyor. yüz, diz ve bilekler. şimdilik fark ettiklerim. değiştiğini izlemek enteresan.

Kaygılıyken hiçbir şey yapamayız, hiçbir şeye odaklanamayız, hiçbir işten verim alamayız, tam anlamıyla boşa zaman geçiririz. Saatler saatleri, günler günleri izler; biz kendi felaket senaryolarımızın çıkmaz sokaklarında kıvranırken zaman akıp gider. Durun bir dakika! Belki de

beetlejuice izledim dün akşam. tim burton inanılmaz bir iş çıkartmış, kahkahalarla güldüm. korkmam mı gerekirdi acaba:) feci eğlendim. o kadar iyi detaylar var ki, “fuck you” diyorsun :)

o dönem.

söylediğin bir şeye inanılmaması epey kırıcı bir şey! anlatıyorsun ama geçmiyor, çünkü kafasında oluşturduğu, özne sen olsan ve hakikati dile getirsen de, daha önemli.

hayatımın en büyük mücadelelerinden biri kendi zamanlamama sahip çıkmayı öğrenmek sanırım. zamanlamalarım o kadar eleştirildi ki! artık eleştirilmesine izin vermiyorum. çiçek siz istediğiniz zaman çiçek açmaz.