2021’de #Karabağ Zaferi ile kapasitesinin farkına varan Türk dünyası, dünyadaki jeopolitik güç rekabetinde yaşanan değişimin de sunduğu fırsatlarla #İstanbul ’da düzenlenen zirvede Türk Devletleri Teşkilatı adıyla Türk Birliği düşüncesinin yeni bir evreye girmesine tanıklık etti.

Türk Dış Politikası’nın son dönemde çizdiği çerçeve bir Stratejik Konsept Belgesi’ne dönüşür mü? Bu belge, TDP’nin hangi unsurları üzerine inşa edilebilir? Türkiye İçin Lojistik ve Askeri Konsept Önerisi ve Türkiye’nin Beş Sacayaklı Cihan Siyaseti! Yeni Şafak #DüşünceGünlüğü ’nde.

2021 yılında #Türkiye - #Azerbaycan - #Pakistan üçlüsü #İslamabad Deklarasyonu ve #Bakü Beyannamesi imzalayarak üç ülke arası ilişkiler konusunda güçlü bir etkileşimi meydana getirdi.

2019 yılında #Türkiye , #Pakistan ve #Malezya üçlü iş birliği, #İslam dünyasında daha homojen ve aktif yapıların oluşturulabileceği konusunda bir fikir verdi ve bu noktada bir başlangıç oluşturdu.

Son yıllarda #Türkiye ’nin merkezde olduğu üçlü iş birliği anlaşmaları ve girişimler aslında sürece doğal bir rota çiziyor ancak bu rotanın uzun vadeli planlarla yönlendirilmesi hedefe daha hızlı ve kolay ulaşılması bakımından önemsenmelidir.

Bu noktada #Türkiye ’nin Türk dünyası ile Türk Devletleri Teşkilatı (Organization of Turkic States) çatısı altında ivmelenen ilişkileri önemli bir başlangıç olmakla birlikte, Türkiye’nin üçlü yapılar halinde ilişkileri geliştirmek istediği anlaşma ve birliktelikler de ayrıca önemli hale geliyor.

Dünya siyasetinde oluşan bu atmosfer, Türkiye’nin #Türk iye merkezli, #Türk - #İslam sentezli örgütlenmeler için harekete geçmesinin zamanının geldiğini gösteriyor.

Dünya siyasetinde dengelerin değiştiği,yeni bloklaşmaların oluştuğu böyle dönemlerde bölgesel güçler için oluşan uygun zemin doğru adımlarla stratejik-uzun vadeli kazanımlara dönüşebilir. Dünya siyasetindeki zemin, Türkiye’nin kendisini merkeze aldığı yapılanmalara fırsat sunuyor

Küresel güçlerin hegemonyasının aşınmaya başladığı dönemler, bölgesel güçlerin nüfuzlarını artırmak için en iyi fırsatları yakaladıkları dönemlerdir.

Yani dünya siyasetinin güç dengesinde yaşanan değişim ve uluslararası sistemde yaşanan tıkanmanın bir gerekliliği olarak bölgesel ya da daha az bileşenli örgütlenmeler meydana geliyor.

Bu ihtiyacın bir sonucu olarak da #AUKUS , #UKPOUK (İng.-Pol.-Ukr.) gibi yapılar kurulmaya başlandı. #İngiltere ’nin gündeme getirdiği #AB ’ye alternatif bir #Avrupa topluluğunun yanı sıra #İsrail - #AB D merkezli Arap ya da Ortadoğu #NATO ’su gibi örgütlenme arayışları da ivme kazandı.

Mevcut uluslararası sistemin kronik hale gelen açmazları daha homojen, işlevsel, hızlı karar alabilen ittifakların oluşmasını gerekli kıldı. Hem aşınan tek kutuplu hegemonya hem de daha hızlı ve etkin rol alma ihtiyacı bölgesel ya da daha küçük ittifakları ihtiyaç haline getirdi.

Türkiye, doğu ve batının vazgeçilmez unsurudur. Benzer şekilde Asya da Avrupa da #Türkiye için vazgeçilmezdir. Bu bağlamda Türkiye, #NATO ittifakında yer alırken; #BRICS ve Şangay İşbirliği Örgütü gibi örgütlenmelerde de yer alabilir ya da bu örgütleri alternatif olarak görebilir

Pelosi’nin muhtemel #Tayvan ziyareti üzerinden tırmanan #ABD - #Çin gerilimi. Muhtemel ki ABD; #QUAD ortaklarının öne çıktığı veya bölgede Tayvan gibi Çin ile sorunlar yaşayan yönetim veya ülkelerin arasındaki krizlerin patlak vereceği elini güçlendirecek bir zemini bekleyecektir.

#Venezuela , #Ukrayna , #Etiyopya ve #İspanya gibi askeri ve savunma sanayi alanlarında iş birliği yapmaya istekli ve #Türkiye ’ye karşı kategorik olumsuz bir yaklaşımı olmayan aktörlerin yer alacağı en geniş dairedeki ilişkiler güvenlik ve barış mimarisinin en dış halkası olacaktır

Son olarak da #Türkiye , dünyada kendisiyle iyi etkileşim kuran bazı ülkelerle askeri ve savunma sanayi ilişkilerini geliştirme ve güçlendirme girişimlerini artırabilir.